Farklı Kültürleri Tanıyalım, İskoçlar’ın Burns Gecesi

301518_482527888461648_832442243_n

Türkiye’de yaşarken başka ülkelerin, dinlerin, milletlerin, toplumların birbirlerinden  farklı gelenekleri, kültürleri, kutlama biçimleri bugünkü kadar ilgimi çekmiyordu açıkçası. Bunda ülkemizin homojen bir nüfus yapısına sahip olmasının elbette etkisi var ancak bu tek etken değil tabii ki. Bir başka ülkede yaşayan yabancıyken, o ülkedeki yerel halkla ilişki kurduğunuz gibi, o ülkedeki yabancı toplumların bireyleri ile de ilişki kuruyorsunuz. Halbuki kendi ülkenizde dostlarınızın arasında böyle bir ihtiyacınız olmuyor, belki de işin kolaycılığına kaçıyorsunuz.  Ukrayna’da başka toplumların, dinlerin, kültürlerin mensupları sizi kendi etkinliklerine çağırırıken, siz de onları iftar, bayram kutlaması gibi organizasyonlara davet ediyorsunuz. Eminim ki iki taraf da birbirlerini, birbirlerinin geleneklerini, göreneklerini, değerlerini tanımaktan hoşlanıyor.418872_482528021794968_1484598024_n

Bu davetleri, katıldığım organizasyonları zaman zaman kaleme alıyorum. Özellikle baharı karşıladığımız bu günlerde, bu tarz etkinliklerin sayısı artıyor.  Daha önce İrlandalılar’ın Aziz Patrik Günü’nü, Hintliler’in Renk Bayramı’nı, Orta Asya Türk Toplulukları’nda, İran’da ve Ortadoğu’nun bir bölümünde kutlanan Nevruz’u, Hristiyanların Noel’ini, Paskalya’sını yazmıştım. Yahudiler’in Purim Bayramı’nı, Yahudi Yılbaşısı Roş Haşanah’ı, Ukraynalılar’ın Maslanitsası’nı ise henüz  yazmaya fırsatım olmadı. Kiev’deki yabancı işadamlarının, profesyonellerinin en önemli etkinliklerinin başında gelen İskoçlar’ın Burns Gecesi’ni ise bu yıl yazmak kısmetmiş.

Kiev’deki Burns* Gecesi kutlamalarının tarihi on sekiz yıl öncesine dayanıyor. Bu tarihte İskoçya’nın başkenti Edinburg ile Kiev arasında Kardeş Şehir Antlaşması imzalanıyor. Bu antlaşmayı imzalayan İskoç heyeti üyeleriyle o  dönemde Kiev’de yaşayan tek tük İskoçlar bu büyük İskoç şaire atfedilen ilk kutlamayı gerçekleştiriyorlar. Bugün ise bu etkinlik Kiev’deki en önemli etkinliklerden biri ve ülkenin önde gelen halkla ilişkiler ajansı Pulse’un sahibi Stuart McKenzie başkanlığında her yıl gerçekleştiriliyor. Burns Gecesi,  çoğunluğu expat olan beş yüzü aşkın katılımcısı ile  önemli bir hayır balosu.

542732_482529598461477_738612323_nBu yıl organizasyonda bir farklılık gerçekleştirilmiş ve eski İskoç Savaş sanatının örneklerini sergileyen bir gösteri topluluğu İskoçya’dan çağrılmış. Topluluğun beş üyesinin de yaşları ellileri bulurken, geleneksel etekleri, savaş kostümleri, gerçek kılıçları ve yirmi yaşında bir delikanlıda bile bulunmayacak müthiş enerjileriyle seyircileri coşturdular. Kiev’de gerçekleşen bu önemli organizasyona katılım gösteren onlarca büyükelçi arasından onur konuğunun Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Mehmet Samsar olması  geceye katılan biz 20 civarındaki Türk’ün göğsünü kabarttı.  Ukrayna’nın önde gelen DJ’si Pasha’nın sunum sırasında Türkler’e sıklıkla atıfta bulunması ise gecenin bizler açısından bir başka hoşluğuydu. Hyatt Regency’nin harika yemekleri eşliğinde gerçekleşen balonun sonunda, bu geceye özgü bir İskoç yemeği olan ve kuzunun sakatatlarından yapılan haggis  konuklara ikram edildi

Ukrayna’da, burada yaşayan Türkler ile karşılaştırıldığında çok az sayıda İskoç yaşıyor, bu ülkedeki İskoçların sayısı birkaç yüzü bulmaz. Ukrayna’ya bu kadar  uzaktaki bir ülke olan İskoçya’dan gelenlerin başta başkent Kiev olmak üzere etkinliği, nüfuzu ise çok büyük. Türkiye Sanayi Devrimi’ni kaçırmış, sermaye birikimini yeterince yapamamış, Bilgi Çağı’nı ise kaçırmamaya çalışan bir ülke. Batı Avrupa ülkelerine göre teknoloji, pazarlama becerisi, organizasyon yeteneği, sermayeye ulaşım gibi alanlarda geriden geliyoruz. Ancak geriden gelmenin avantajları var. Doğruları örnek almak, denenmiş yanlışlardan ise uzak durmak gibi. Son yıllarda, Batı Avrupalı dostlarımız durur, hatta gerilerken biz ise ivmeli bir biçimde büyüyoruz. Başka kültürleri tanımak, onlar ile etkileşimde bulunmak; kültürel, vizyonel ve bunların sonucunda ekonomik faydalar mutlaka sağlayacaktır. Farklı kültürlerden, milletlerden, dinlerden, toplumlardan korkmamak gerek. Bizim onlara, onların ise bize verebilecekleri çok şeyler var.

Burak PEHLİVAN
www.burakpehlivan.org
info@burakpehlivan.org
http://twitter.com/bpehlivan

 
577868_482523781795392_638824217_n*Robert Burns : 18. Yüzyılda yaşamış İskoç şair, İskoçya milli marşının yazarı. Romantik şiirleriyle ünlü olan Burns, yalnızca 37 yıl yaşamasına rağmen arkasında İskoç dilinde ve İngilizce yazılmış pek çok eser bıraktı. Doğum günü anısına kutlanılan Burns Gecesi, İskoçlar’ın milli günü Aziz Andrew gününden bile daha popüler. Robert Burns, İskoçya’da geçtiğimiz yıllarda yapılan tarihteki en ünlü İskoç oylamasında, Cesuryürek William Wallace’ı bile geçerek birinci oldu.